HOMO NARRANS, İnsan Niçin Anlatır? İsmail GEZGİN
İsmail Gezgin,
internetteki sohbetleriyle tanıdığım bir bilim insanı, arkeolog, akademisyen ve
yazar. Kendisini tanıdıktan hemen sonra kitaplarını edinmeye çalıştım ama hemen
hepsinin baskısı tükenmişti ve bir ikisinin pdf’ini okumak zorunda kaldım, bir
görüştüğümüzde bunu kendisine de söylemiştim, bir kez de buradan özür
diliyorum. Aynı görüşmemizde Homo Narrans üzerine çalıştığını ve yakında
çıkacağını söylemişti. Biraz geç olsa da nihayet geçtiğimiz Ekim ayında
Redingot Kitap’tan çıktı ve hemen edindim.
Kendisi de çok iyi bir hikâye
anlatıcısı olan Gezgin, Homo Narrans’ta insanın hikâye anlatıcılığının binlerce
yıllık tarihinin izini sürüyor ve “İnsan niçin hikaye anlatır?” sorusunun
cevabını arıyor. İnsanın mağarasından çıkıp, insan donuna girmesiyle birlikte
kaybettiği anlamı arayışının nedeni olarak bilinmezin peşine düşmesini ve
bilmediğini bildiği anda bilmediğine bir anlam vererek onu bilinir kılma
çabasını görüyor ve buna pek çok açıdan aydınlatıcı açıklamalar
getiriyor. İnsanoğlunun binlerce yıldır, çok farklı coğrafyalarda ve
kültürlerde aynı evrensel mitleri hala anlatıyor oluşunun nedenselliğini de
açıklamaya koyuluyor.
Kitabın özeti olarak yukarıdaki paragrafı söyleyebiliriz. Benim çıkardığım bir başka anlam da insanoğlunun hala çok ama çok ilkel olduğuydu. Kitabın içinden o kadar çok not aldım, o kadar çok satırın altını çizdim ki, bu yazıya sığması mümkün değil. Özellikle insanın hikaye anlatıcılığı ile anlam arayışı, kendini hayvandan ayırarak kimlik inşası, dil aracılığıyla kurduğu toplumsal bağı ve bu bağın bireysel olanı yok edişi, tarım toplumuna geçiş ile birlikte tanıştığı mutsuzluğu ele alışı ve bu konulara getirmiş olduğu açıklamaları dikkatle ve özenle okunup anlaşılmaya değer konulardandı.
Bilinmeyeni ve bilinmeyecek olanı
bilmenin peşine düşeniniz varsa özellikle tavsiye ederim. İyi
okumalar dilerim.
Yorumlar
Yorum Gönder
Lütfen yazınız.