Kayıtlar

Şubat, 2022 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Kağıt Ev, Carlos Maria Dominguez

Resim
  "İnşa edilen bir kütüphane, yaratılan bir hayat demektir.” Arjantinli yazar Carlos Maria Dominguez’in naif bir zevk olan kitap okuma, satın alma, biriktirme, sahip olma, değiş tokuş etme üzerine yazdığı, yine naif cümlelerle bezeli novellası. Kitaplığımın dibinde, kendi bibliyofilliğim üzerine düşüne düşüne okudum bu kitabı. O kadar da takıntılı değilim sanıyorum. Daha fazla imkânla birlikte obsesyona doğru bir yolculuğa dönüşmeyeceğine söz vermiyorum yine de.     İngiliz akademisyen Bluma Lennon’un kaza sonucu vefatının ardından, adına gelen ve kahramanımızın almak zorunda kaldığı paketten çıkan Gölge Hattı (Üç Deniz Öyküsü) adlı kitabın peşinde Arjantin’e yaptığı yolculuğun konu edildiği hikâyede, başta Marquez, Borgess gibi ünlü Latin edebiyatçılar olmak üzere pek çok yazar ve kitabı da hissettirdikleri ile kahramanlardan biri olarak yer buluyor. Hissettirdikleri ile diyorum çünkü kahramanımızın ve yeni dünyada tanıştığı diğer kitap tutkunlarının kitaplarıyla olan ilişk

Parfümün Dansı, Tom Robbins

Resim
  "Üç kelimenin toplamı bir ton geliyordu ve buna noktalama işaretleri dahil değildi."   Methini uzun zamandır duyduğum ancak bir türlü sıraya giremeyen kitabı nihayet okumaya başladıktan sonra “aman bitmesin” diyerek epey ağırdan aldım, heyhat yine de bitti. Şimdi de tekrar okuyup bu kez notlar almayı da planlıyorum. Öyle güzel bir kitaptı. Tom Robbins’in kitabı gerçeküstü öğelerle bezeli rüya tadında tam bir modern zaman masalı. Paganist Avrupa’da önce bir kral, sonra serf olan, ölümden kaça kaça doğuya yolculuk eden, burada mistisizme ve bilumum doğu tarikatlarına bulaştıktan sonra ölümsüzlüğü bulamasa da yaşlılığı engelleyerek bin yıldan fazla yaşayan Alobar ile doğuda karşılaştığı ebedi aşkı Kudra’nın sınırları ve çağları açan hikâyesi. Romanımız, kahramanlarımızın yaşadıkları coğrafyalarla birlikte Paris’te dünya parfüm devlerinin, Seattle’da kusursuz takoyu ararken bir taraftan da parfüm denemeleri yapan genç bir garson kızın  (Priscilla da en az Kudra kadar

Sarıyaz, Mahir Ünsal Eriş

Resim
  Daha önce öyküleri İletişim’den yayımlayan Mahir Ünsal Eriş’in, Can’dan Kara Yarısı ile birlikte eş zamanlı olarak yayımlanan ilk kitaplarından biri. Mahir Ünsal Eriş’in sokaktaki insanların gündelik yaşantıları sırasında gelişen olaylar aracılığıyla bireysel meselelerine değinirken aynı zamanda toplumsal olaylara duyarlı kalemi, yine sokaktaki insanların kolayca okuyabileceği öyküler çıkartıyor.   Bunu böyle söylerken edebi derinliği olmadığını söylediğim sanılmasın. Aksine, kıskanılacak bir maharet. Hem takdir ediyorum hem zevkle okuyorum. Mahir Ünsal Eriş’in öyküleri eser miktarda mizah ve kesif bir hüznü aynı anda barındırması ile de başka başka yönlerden etkileyici. Mahir Ünsal Eriş’in kitaplarının doğal arka planı Kuzey Ege’de, bir kentin lodoslarla taşınan çöl kumlarıyla sarıya bürünmesi ve akabinde yaşanan deprem sonrasında gelişen olayların içinde, çocukların, işçilerin, kadınların ve yaşlıların hikâyeleri var Sarıyaz’da. Hüznün rengi sarıya bezenmiş bir atmosfer ve ar